Gelecek Zaman (Will/Be Going To) Konu Anlatımı

Future Tense, yani gelecek zaman (will/be going to) gelecekte gerçekleşecek olayları anlatmak için kullanılır. Türkçe’deki ek karşılığı yüklemin sonuna eklenen -ecek, -acak ekidir. İngilizcede ise bu zamanı “will” ve “be going to” ile sağlarız.

Peki, will ne zaman kullanılır, be going to ne zaman kullanılır? Aslında, ana dili İngilizce olanlar günlük konuşmada bu ikisini birbirlerinin yerine kullansa da belirli bir kurala sahiptir. “Will”, planlı olmayan, gelecek hakkında tahmin yürüttüğümüz durumlar da kullanılırken “be going to” ise daha planlı ve sabit olayları anlatırken kullanılır.

Bu yazımızda İngilizce Gelecek Zaman’ı “will” ve “be going to” farklarını detaylıca ele alacağız ve açık kapı bırakmayacağız.

Future Tense Konu Anlatımı

Gramer Kuralı

Olumlu Cümleler: Will

I/You/We/They/He/She/It

will

pick up the phone.

Yukarıda da görüldüğü gibi “will” ile cümle kurmak istediğimiz zaman önce özne ardından “will” ve sonra fiilin birinci halini kullanırız. Bu cümlelerde gelecek zaman ile ilgili tahmin yürüttüğümüz durumlarda “will” tercih edilir.

Olumlu Cümleler: Be Going To

I	am	going to	swim in the pool.
He/She/It	is	going to	dance at the prom.
You/We/They	are	going to	go to the cinema.

Tablodan anlaşılacağa üzere özneden sonra öncelikle uygun bir yardımcı fiil (özneye göre am/is/are) ardından “going to” ve son olarak fiilin yine birinci hali tercih edilir.

Bu cümlelerde “be going to” kalıbındaki “be” “am/is/are” denk gelmektedir. Bu cümlelerde vermek istenilen anlam daha çok planlı veya gerçekleşme ihtimali daha yüksek durumlardır.

Olumsuz Cümleler: Will ve Be Going To

Olumsuz cümleler de ise “will” yardımcı fiilinden sonra not ekleriz. Aynı durumu “be going to” yardımcı fiilinden sonra da yaparız. Olumsuz cümlelerde fiil birinci halinde kalmaya devam eder. Will not won’t olarak da kullanılabilir. Örnekler ile daha net anlayalım:

I will not take a ride this evening. (Bu akşam bir sürüş yapmayacağım.)
I won’t read a book today. (Bugün bir gazete okumayacağım.)
Susan isn’t going to attend the meeting tomorrow. (Susan yarınki toplantıya katılamayacak.)
We aren’t going to buy a new car this year. (Bu yıl yeni bir araba almayacağız.)

Soru Cümleleri:

Soru cümlelerinde “will” ve “be going to” kalıbındaki “be” yani “am/is/are” öznenin önüne gelir.

will	she	finish the report today?
will	they	come to the party tonight?

am	I	going to	clean all the place?
is	it	going to	eat here?
are	you	going to	jump from that hill?

Hangi Durumlarda Gelecek Zaman Kullanılır?

Will

A) Anlık kararlar, konuşma anında karar verilen eylemler.

I’m thirsty. I’ll get some water

B) Teklif, söz verme, tehdit, rica gibi durumlarda kullanılır.

Will you open the window, please?

C) Geleceğe dair tahmin (kanıtsız, görüşe dayaı)

I think it will rain tomorrow.

Be Going To

A) Önceden planlanmış eylemlerde tercih edilir.

I’m going to visit my grandmother this weekend.

B) Gözlem ve kanıta dayalı tahminlerde kullanılır.

Look at those clouds! It is going to rain.

Future Tense Örnek Cümle ve Çevirileri

Will Örnekleri

I will call you later. (Seni sonra arayacağım.)
They will visit Paris next summer. (Gelecek yaz Paris’i ziyaret edecekler.)
Ali will help us with the project. (Ali projede bize yardım edecek.)
She will be here at 5 o’clock. (Saat beşte burada olacak.)
Will you come to the party tonight? (Bu akşam partiye gelecek misin?)
I don’t think it will snow today. (Bugün kar yağacağını sanmıyorum.)
My parents will buy a new TV next week. (Ailem gelecek hafta yeni bir televizyon alacak.)
Will Ayşe take the exam tomorrow? (Ayşe yarın sınava girecek mi?)
The baby won’t sleep without her toy. (Bebek oyuncağı olmadan uyumayacak.)
We will not forget what you did for us. (Bizim için yaptıklarını unutmayacağız.)

Be Going To Örnekleri

I am going to clean my room this afternoon. (Bu öğleden sonra odamı temizleyeceğim.)
Mehmet is going to study architecture at university. (Mehmet üniversitede mimarlık okuyacak.)
It is going to rain soon. Look at the sky! (Yakında yağmur yağacak. Gökyüzüne bak!)
Are you going to watch the match tonight? (Bu akşam maçı izleyecek misin?)
We are going to move to a new house next month. (Gelecek ay yeni bir eve taşınacağız.)
Elif and Mert are going to get married in June. (Elif ve Mert Haziran’da evlenecek.)
The children are going to play in the park after school. (Çocuklar okuldan sonra parkta oynayacak.)
Is your brother going to come with us? (Kardeşin bizimle gelecek mi?)
She isn’t going to finish the book today. (Bugün kitabı bitirmeyecek.)
I am not going to eat anything tonight. I feel sick. (Bu gece bir şey yemeyeceğim. Kendimi kötü hissediyorum.)